Günlük beslenmemizdeki sodyumun ana kaynağı tuzdur. Sofra tuzunun (sodyum klorür) %40’ı sodyumdan oluşur. Yani yaklaşık 5 gram olan 1 çay kaşığı tuz tükettiğinizde vücudunuza 2 gram sodyum almış olursunuz. Daha önce yapılan araştırmalarda aşırı tuz tüketimi insülin direnci üzerindeki etkileri sebebiyle yüksek tansiyona ve kilo alımına neden olarak tip 2 diyabet riskinin artabileceği üzerinde durulmuştu.

11-15 Eylül 2017 tarihlerinde Lizbon, Portekiz’de yapılan Avrupa Diyabet Araştırmaları Birliği’nin (EASD) yıllık toplantısında sunulan bir araştırmaya göre sodyum alımı hem tip 2 diyabet (T2D) hem de “Yetişkinlerde Gizli Otoimmün Diyabet” (LADA) gelişme riskinde artışa neden olabilmektedir.

Yetişkinlerde Gizli Otoimmün Diyabet (LADA)

LADA, pankreastaki insülin üreten hücrelerin vücudun kendi bağışıklık sistemi tarafından yok edildiği tip 1 diyabetin (T1D) bir şeklidir. Fakat tipik T1D’den farklı olarak çok yavaş gelişir ve bazen gelişmesi yıllarca sürer. Bu yavaş gelişmenin kötü bir yanı olarak yetişkinlikte ortaya çıktığında yanlışlıkla T2D olarak teşhis edilmesine neden olabilir.

Stockholm’deki The Institute of Environmental Medicine (IMM), Karolinska Institutet’de çalışmalarını sürdüren Dr. Bahareh Rasouli tarafından yönetilen İsveç ve Finlandiya’daki enstitülerde bulunan meslektaşlarıyla birlikte bir çalışma gerçekleştirildi ve bu çalışmada sodyum alımı ile T2D veya LADA gelişme riski arasında bir bağlantı olup olmadığını keşfetmek amaçlandı.

Ekip, LADA ve T2D için risk faktörleri üzerine İsveç nüfusuna dayalı bir araştırmadan elde edilen verileri kullandı. Her birinin 355 ve 1136 vakasını, daha geniş nüfustaki kontrol grubu olarak çalışan 1379 kişiden oluşan bir grupla karşılaştırdı. Diyet alımı bir besin tüketim kaydı kullanılarak kaydedildi. Günlük kalori alımı, besin öğeleri alımı ve sodyum tüketimi hesaplandı.

Genetik açıdan risk grupları

Genetik açıdan diyabet riski taşıyanlar “yüksek riskli grup”, “diğer grup” ve kontrol grubu olarak üçe ayrıldı. Yaş, cinsiyet, BMI, sigara, fiziksel aktivite, ailenin diyabet geçmişi, alkol, toplam enerji ve potasyum alımı gibi risk faktörlerinin farklılıkları için bilgiler toplandı.

Katılımcıları sodyum tüketiminin üç grubuna ayırdıklarında (2.4 gr altı, 2.4-3.15 gr arası, 3.15 gr üzeri), en yüksek tüketim grubunun en düşük tüketim grubuna kıyasla % 58 oranında T2D gelişme riski daha yüksek bulunmuştur. Bununla birlikte, 1 gram tuzun %40’ı sodyum olduğundan, fiili  tuz tüketimi için düşük tüketim grubu 6.0 gram ve altındadır. Orta tüketim grubu 6.0-7.9 gram arası ve yüksek grup günde 7.9 gramın üzerindedir. Çalışma sonucunda, gün içinde tüketilen her ekstra 1 gram sodyumda T2D geliştirme riskinin % 43 daha fazla olduğu tespit edildi.

LADA geliştirme riski üzerine sodyum alımının etkisi, günde tüketilen her bir gram sodyum için % 73 artışla daha da yüksek bulundu. Sodyum alımının “yüksek” (3.15 gr / gün üzeri) olarak sınıflandırıldığı yüksek riskli grupta, en düşük tüketen (2.4g / günün altında) gruba göre LADA hastalığına yakalanma olasılığının yaklaşık dört kat daha yüksek olduğu tespit edildi.

Araştırmacılar, sodyum alımıyla tip 2 diyabet arasındaki ilişkiyi doğruladı ve yüksek sodyum alımının, özellikle diyabet açısında yüksek risk taşıyan insanlarda, LADA için bir risk faktörü olabileceğini belirtti. Bu çalışma sonucunda tuz tüketimini azaltmanın diyabet geliştirme riskini azaltabileceği öne sürülüyor.

Kaynak